Close Menu
AksisanatAksisanat
  • ANASAYFA
  • HABERLER
    • Edebiyat Haberleri
    • Sinema Haberleri
    • Tiyatro Haberleri
    • Müzik Haberleri
    • Güzel Sanatlar Haberleri
    • Televizyon Haberleri
  • YAZI
    • Edebiyat Yazıları
    • Kitap Yazıları
    • Sinema Yazıları
    • Tiyatro Yazıları
    • Müzik Yazıları
    • Güzel Sanatlar Yazıları
    • Televizyon Yazıları
  • SÖYLEŞİ
    • Edebiyat Söyleşi
    • Sinema Söyleşi
    • Tiyatro Söyleşi
    • Müzik Söyleşi
    • Güzel Sanatlar Söyleşi
    • Televizyon Söyleşi
  • ETKİNLİK
    • Edebiyat Etkinlikleri
    • Sinema Etkinlikleri
    • Tiyatro Etkinlikleri
    • Müzik Etkinlikleri
    • Güzel Sanatlar Etkinlikleri
    • Televizyon Etkinlikleri
  • ÖDÜLLER
    • Edebiyat Ödülleri
    • Sinema Ödülleri
    • Tiyatro Ödülleri
    • Müzik Ödülleri
    • Güzel Sanatlar Ödülleri
    • Televizyon Ödülleri
  • YAYINLAR
    • Kitap
    • Dergi
  • AKSİSANAT TV
  • BİLGİ BANKASI
  • SORUŞTURMA
    • Satır Başı
    • Öykü Zamanlığı
  • DOSYA
  • EDEBİYAT
    • Edebiyat Haberleri
    • Edebiyat Söyleşi
    • Edebiyat Yazıları
    • Edebiyat Etkinlikleri
    • Edebiyat Ödülleri
  • SİNEMA
    • Sinema Haberleri
    • Sinema Söyleşi
    • Sinema Yazıları
    • Sinema Etkinlikleri
    • Sinema Önerileri
    • Sinema Ödülleri
  • TİYATRO
    • Tiyatro Haberleri
    • Tiyatro Söyleşi
    • Tiyatro Yazıları
    • Tiyatro Etkinlikleri
    • Tiyatro Önerileri
    • Tiyatro Ödülleri
  • MÜZİK
    • Müzik Haberleri
    • Müzik Söyleşi
    • Müzik Yazıları
    • Müzik Etkinlikleri
    • Müzik Ödülleri
  • GÜZEL SANATLAR
    • Güzel Sanatlar Haberleri
    • Güzel Sanatlar Söyleşi
    • Güzel Sanatlar Yazıları
    • Güzel Sanatlar Etkinlikleri
    • Güzel Sanatlar Ödülleri
  • TELEVİZYON
    • Televizyon Haberleri
    • Televizyon Söyleşi
    • Televizyon Yazıları
    • Tv Önerileri
    • Televizyon Ödülleri
    • Televizyon Etkinlikleri
  • ÖNERİLER
    • Okuma Önerileri
    • Tv Önerileri
    • Sinema Önerileri
    • Tiyatro Önerileri
    • Sergi Önerileri
  • POPÜLER KÜLTÜR
  • ÇEVİRİ
    • Şiir Küre
  • YAZARLAR
  • PERFORMANS
    • Hanım-Efendiler
    • Matris Şiir
    • Dada Günlükleri
    • Şairler Sözlüğü
  • İLETİŞİM
  • KÜNYE
Facebook X (Twitter) Instagram YouTube WhatsApp
Facebook X (Twitter) YouTube Instagram WhatsApp
AksisanatAksisanat
YAZARLAR Giriş
  • ANASAYFA
  • HABERLER
    1. Edebiyat Haberleri
    2. Sinema Haberleri
    3. Tiyatro Haberleri
    4. Müzik Haberleri
    5. Güzel Sanatlar Haberleri
    6. Televizyon Haberleri
    7. View All

    Çıngıraklı Sokak, üç yaşına doğduğu sokakta bastı…

    28 Ocak 2025

    “Sinema Endüstrisi ve Akademi” Başlıklı Çalıştay başlıyor…

    30 Kasım 2024

    ÇINGIRAKLI SOKAK, “HEYBELİADA SANATORYUMU HALKINDIR!” DEDİ

    26 Kasım 2024

    Şiir Yolculuğu Etkinliği – Ümit Yaşar Oğuzcan Durağı

    5 Kasım 2024

    Antakya Film Festivali’nden Depremzedelere Moral: Yaz Sineması Etkinliği…

    31 Mayıs 2025

    Fotofilm 6. Uluslararası Kısa Film Festivali Ödülleri Sahiplerini Buldu

    19 Mayıs 2025

    Bergen En Çok İzlenen Film Oldu…

    9 Nisan 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Saatleri Ayarlama Enstitüsü Tiyatro Sahnesinde

    19 Nisan 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    BURAK ERTAN “ALABORA” İLE KALPLERE DOKUNACAK

    13 Temmuz 2025

    Özgür Akdemir, “Zalım Seni” adlı çalışmasını, sevenlerinin beğenisine sundu!

    8 Nisan 2024

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    “Sessiz Kalmıyoruz Dünya İçin Konuşuyoruz!”

    19 Ekim 2025

    Aylık Şiir Gazetesi Çıngıraklı Sokak Yeni Sayısıyla Okurunu Selamlıyor…

    10 Ağustos 2025

    BURAK ERTAN “ALABORA” İLE KALPLERE DOKUNACAK

    13 Temmuz 2025

    Antakya Film Festivali’nden Depremzedelere Moral: Yaz Sineması Etkinliği…

    31 Mayıs 2025
  • YAZI
    1. Edebiyat Yazıları
    2. Kitap Yazıları
    3. Sinema Yazıları
    4. Tiyatro Yazıları
    5. Müzik Yazıları
    6. Güzel Sanatlar Yazıları
    7. Televizyon Yazıları
    8. View All

    Hüseyin Kalyan Yazdı: Şerif Fatih, Hakikat Yolunda Bir Münzevi

    7 Ağustos 2022

    Gezi – Demet Kurt Güngör: Kurdun Kirpikleri

    29 Haziran 2020

    Şiir Taşı: Toprağın Bağrındaki Nişan

    22 Haziran 2020

    Ertan Mısırlı’dan Bir “Baba” Anı

    20 Haziran 2020

    İÇİ HİKÂYELERLE DOLU KISACIK BİR KİTAP: KALPTEN GELEN ARMAĞAN ve YENİ TOHUMLAR, YENİ HAYAT

    19 Mayıs 2025

    Hüseyin Kalyan Yazdı: Şerif Fatih, Hakikat Yolunda Bir Münzevi

    7 Ağustos 2022

    Erinç Büyükaşık Kitapları Liman Yayınevi’nde…

    3 Şubat 2022

    Burası Henüz Hiçbir Yer – Ferit Sürmeli

    19 Şubat 2021

    Ev Köpekleri ve Çakallar

    12 Temmuz 2025

    FLEISHMEN IS IN TROUBLE

    13 Nisan 2023

    Malcolm & Marie

    20 Şubat 2021

    İlknur Atalkın Yazdı: The Queen’s Gambit

    29 Aralık 2020

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Makamların Efendisi…

    17 Ocak 2022

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    CEREN AVŞAR’IN ZİHİN İPLERİ’NE DOLANAN ŞİİRLERİ ÜZERİNE

    21 Ekim 2025

    KAYAYI DELEN İNCİR: TURGUT UYAR VE ŞİİRİ

    12 Ekim 2025

    “Yaralı Zarafet”: Kırılganlığın Poetik Haritası

    12 Ekim 2025

    Saf Şiirin İmkânsızlığı ile Büyülü Kürede Yolculuk: Brecht ve Dilek Değerli Arasında Bir Karşı-Okuma

    23 Eylül 2025
  • SÖYLEŞİ
    1. Edebiyat Söyleşi
    2. Sinema Söyleşi
    3. Tiyatro Söyleşi
    4. Müzik Söyleşi
    5. Güzel Sanatlar Söyleşi
    6. Televizyon Söyleşi
    7. View All

    Faruk Bal’dan Betül Tarıman Söyleşisi

    7 Eylül 2025

    BURÇİN LAÇİN ALTAY’DAN CEREN AVŞAR SÖYLEŞİSİ

    25 Haziran 2025

    Koray  Feyiz’den  Onur Köybaşı Söyleşisi…

    31 Mayıs 2025

    BURÇİN LAÇİN ALTAY’DAN MEHMET SAİT İMRET İLE “CAMIN CİĞERE GİTTİĞİ” ŞİİR KİTABI ÜZERİNE SÖYLEŞİ…

    29 Nisan 2025

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    İsmet Yazıcı’dan Özcan Özcan Söyleşisi…

    1 Mayıs 2024

    Fotoğraf Sanatçısı Özlem Dikel Aksisanat’ın Sorularını Yanıtladı…

    1 Mayıs 2024

    Rabia Çelik Çadırcı Ressam Orçun Çadırcı İle Konuştu…

    31 Mart 2024

    İSMET YAZICI’DAN SETENAY ÖZBEK SÖYLEŞİSİ…

    5 Ağustos 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Faruk Bal’dan Betül Tarıman Söyleşisi

    7 Eylül 2025

    BURÇİN LAÇİN ALTAY’DAN CEREN AVŞAR SÖYLEŞİSİ

    25 Haziran 2025

    Koray  Feyiz’den  Onur Köybaşı Söyleşisi…

    31 Mayıs 2025

    BURÇİN LAÇİN ALTAY’DAN MEHMET SAİT İMRET İLE “CAMIN CİĞERE GİTTİĞİ” ŞİİR KİTABI ÜZERİNE SÖYLEŞİ…

    29 Nisan 2025
  • ETKİNLİK
    1. Edebiyat Etkinlikleri
    2. Sinema Etkinlikleri
    3. Tiyatro Etkinlikleri
    4. Müzik Etkinlikleri
    5. Güzel Sanatlar Etkinlikleri
    6. Televizyon Etkinlikleri
    7. View All

    Şair Çağla Göksel Çakır ve “Ah Mabel” öğrencilerle buluştu

    8 Mayıs 2024

    Şiir Yolculuğu Etkinliği – Turgut Uyar Durağı

    22 Nisan 2024

    Nilüfer Altunkaya’dan Bibliyoterapi Okumaları Atölyesi…

    17 Nisan 2024

    “ŞİİR SUARE”nin konuk şairi ve ressamı Belçika’dan

    28 Mart 2024

    Camille Geri Sayıyor

    14 Mayıs 2018

    Ara Güler’in filmi !f İstanbul’da…

    6 Şubat 2018

    Çağrılmadan Gelen, Garibaldi Sahnesinde…

    19 Ocak 2024

    Saatleri Ayarlama Enstitüsü Tiyatro Sahnesinde

    19 Nisan 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Temiz Yürüyüş Etkinlikleri Devam Ediyor…

    31 Ekim 2025

    Şair Çağla Göksel Çakır ve “Ah Mabel” öğrencilerle buluştu

    8 Mayıs 2024

    ‘Yaralarımızı Sarıyoruz’ Etkinliği ‘Amanos Çiçekleri’ Adıyla Kitaplaştı…

    8 Mayıs 2024

    Şiir Yolculuğu Etkinliği – Turgut Uyar Durağı

    22 Nisan 2024
  • YAYINLAR
    1. Kitap
    2. Dergi
    3. View All

    AYDAN AY’DAN YENİ KİTAP: “HARFLERİN FISILTISI”

    2 Kasım 2025

    “Boğaz’da Kara Gölgeler” Raflarda

    2 Kasım 2025

    Güneşli Bir Düş Okuruyla Buluştu…

    21 Ekim 2025

    “Uygarlık, Demokrasi, Kimlik ve Öznellik”

    13 Ekim 2025

    “ŞİİR VE BARIŞ, KARTALIN KANADINDAKİ GÜNEŞ”

    12 Ekim 2025

    Varlık’ta Bu Ay

    12 Ekim 2025

    Varlık’ta Bu Ay

    10 Ağustos 2025

    Varlık’ta Bu Ay…

    29 Nisan 2025

    Burası Henüz Hiçbir Yer – Ferit Sürmeli

    19 Şubat 2021
  • AKSİSANAT TV
    1. Haberler
    2. Söyleşi
    3. Kitap
    4. Şiir
    5. Programlar
    6. Öneriler
    7. Öykü
    8. View All

    İki Taşın Arası, Duvar’da Yayında…

    6 Şubat 2024

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Anlatamıyorum…

    7 Nisan 2023

    Mavi Gözlü Dev

    7 Nisan 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Saatleri Ayarlama Enstitüsü Tiyatro Sahnesinde

    19 Nisan 2023

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Murat Batmankaya’dan Okuma Önerileri…

    30 Ekim 2019

    Özgür Çırak’tan Okuma Önerileri…

    27 Ekim 2019

    Aksisanat.com Yenileniyor!

    25 Mart 2023

    Etos 3. Geleneksel Şiir Yarışması Başlıyor…

    2 Kasım 2025

    AYDAN AY’DAN YENİ KİTAP: “HARFLERİN FISILTISI”

    2 Kasım 2025

    “Boğaz’da Kara Gölgeler” Raflarda

    2 Kasım 2025

    Temiz Yürüyüş Etkinlikleri Devam Ediyor…

    31 Ekim 2025
  • BİLGİ BANKASI

    Gülten Doğruyol İncesu

    11 Ekim 2023

    Burçin Maya Çankaya

    25 Mayıs 2023

    BİR ZAMAN YOLCUSU: AHMET HAMDİ TANPINAR

    14 Nisan 2023

    Derya Balcı

    4 Mart 2023

    Abdülkadir Budak

    29 Ocak 2023
AksisanatAksisanat
Home»ANA»Yaşamı Göze Almak

Yaşamı Göze Almak

adminBy admin3 Eylül 2022Yorum yapılmamış6 Mins Read
Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email
Share
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

Gönül Ak

‘Ülker Abla’, Seray Şahiner’in Everest Yayınları tarafından yayımlanan son kitabı. Yazarın bunun öncesinde üç öykü, iki roman ve bir de deneme kitabı var.

“En çok gülerken üzülüyorum” cümlesiyle başlayan Ülker Abla romanı, bir ikili karşıtlık durumu yaratarak okuyucuyu “gülmeye üzülmenin”, mutluluk ifade eden bir eylemin, nasıl olup da üzüntü hissettirebileceği sorusuyla karşı karşıya getiriyor.

Romanın ana mekânı Ülker’in sığınmış olduğu hastanenin, hayat ve ölüm arasında, cennet ve cehennemden önceki durak diye tanımlanmış olması, başkahramanının köprüden önceki son çıkışı kaçırmış olabileceği izlenimini vermekle birlikte, okuyucuda bazı tereddütlerin de fitilini ateşliyor.  

Şiddete maruz kalmış bir kadının, kendini kurtarabilmek için göze almış olduğu sıra dışı yaşamını konu alan roman oldukça çarpıcı.  Romanda kahramanın kendisinden hiç beklenmedik bir çabayla hayata tutunabilmesi ve bunu imleyen cesur kararları, Şahiner’in ustaca kullanmış olduğu mizahî bir dille karikatürize edilerek anlatılıyor. Böylelikle aslında son derece hüzünlü olan bir hikâye, mizah unsurlarıyla beslenerek form değiştirmiş oluyor. Ve bu sayede okuyucu, Ülker’in ağzından anlatılan olaylara bir yandan üzülürken bir yandan da gülüyor. Ülker’in, toplumsal normları dikkate alarak Ülker Abla kimliğine bürünmesi, ablalığın verdiği dokunulmazlıktan istifade edip, daha güvende olacağı düşüncesiyle oluşturmuş olduğu “şimdi” sine şahitlik ediliyor romanda.  “Abla” lafı… Bir nebze dokunulmazlık sağlıyor. Hani bazı yerleri sit alanı ilan ederler de müteahhit talan edemez. Abla lafı… Koruma çiti gibi bir şey.” (S.17)” Ne sığınabilecek bir geçmişim ne de yürüyebileceğim bir gelecek var. Ben burada, sığındığım yerde mahsur kaldım: Şimdide” (S.10)

Ülker Abla’nın roman içerisinde, hastanedeki hayata dair yapmış olduğu son derece yerinde olan tahliller, yine kendi ağzından, mensubu olduğu kesimin jargonuyla samimi ve esprili bir dille anlatılıyor.

Hastanelere, düğün salonlarına, eczanelere, parklara, mescitlere, kaçak olarak sığınmaya çalışan Ülker, bir o kadar bizden biriyken bir o kadar da herhangi biri, ancak kesinlikle sıradan biri değil. Sığınmış olduğu hastane, uymak zorunda olduğu toplumsal ve hukuksal kurallarıyla, birlikte yaşamak zorunda olduğu insanlarıyla onun ülkesini temsil ediyor. Hastane, şifa verici özelliği de göz önünde bulundurularak özellikle seçilmiş bir mekân. Çünkü hem o hastalara refakat ederek onlara şifa olmaya çalışırken hem de hastalar onun barınmasına vesile oluyorlar. Karşılıklı bir şifa alışverişi söz konusu.

Ülker’in en büyük hayali kocasından boşanıp kurtulmak olduğu halde, sık sık uğradığı mekânlardan birinin düğün salonları olması da ironik bir durum. Eleştirdiği sistemden, açıklarını bulup istifade ediyor olması, yaşamakta olduğu hayatın bir zorunluluğu gibi duruyor.

Kayıt dışı yaşamında, çevresindekilerle kurmuş olduğu zekice ilişkilerinin yanı sıra, Allah ile olan tek taraflı platonik ilişkisini “ben Allah’a inanıyorum. Allah bana inanmıyor…” (S.24) sözleriyle ifade etmiş olması, aslında bu hayatta ne kadar da yalnız bırakılmış olduğuna işaret ediyor. “Allah’ın bakmayı unuttuğu kullarına insanlar pis pis bakıyor.” (S.68)

İnsanların onu, kendi yaşamlarını merkeze alarak eleştiriyor olmalarına bir yandan içerlerken öte yandan da reçetesiz ilaç, sakinleştirici, vs. alabilmek gibi ufak tefek menfaatleri kesilmesin diye, sessiz kalıp cevaplarını içinden vermek zorunda kalıyor. “Eczacı konuşmaya başlayınca çayın tadı kaçtı. Yok efendim kocamın evinde niye o kadar kalmışım? Sanki gidecek yerim vardı da… Yan yalıdan davet ettiler, kayıkhanesi küçük diye gitmedim!” (S.22) Ve hayatın, hiçbir iyiliğin karşılıksız olmadığını daima hatırlattığını da ifade ediyor. “Öğren artık Ülker, insan kısmı iyilik yapıyorsa mutlaka bedeli olur. Karşılığında en bir şey almayanı bile böyle kendine vazife çıkarıp akıl verme ayağına bir bardak çayın verdiği huzuru alır götürür.” (S.23) Bu da ona göre, insanların aslında kendi geçmişlerini aklamasından başka bir şey değildir.

Erkek egemen bir dünyanın, kendisi gibi kadınlar için güvensiz bir yer olduğunu, ancak üçüncü sayfa haberi olduklarında varlıklarından haberdar olunacağını, ölmekten ziyade yaşamanın zor olduğunu düşünüyor. “Ulan ölümü göze almakta ne var? Yaşamayı göze alın da görelim.” (S.32) “Mezardan çok gazetede olmaktan korkuyorum.” (S.’29)

Ülker Abla karakteri, toplumumuzda sık karşılaşılabilen bir kadın tipi olmasına karşın, Şahiner tarafından donatılmış olduğu kişilik özellikleriyle ilginç ve sempatik kılınmış. Dolayısıyla okuyucu onunla bir gönül bağı kuruyor. Kurgudaki başarı da hikâyede merak unsurunu canlı tutuyor. Okuyucu, hikâye boyunca sonraki adımın ne olacağını merak ediyor. Romanda Ülker Abla karakteri üzerinden, kadının durumu ve değeri sorgulanıyor. Kimsesiz olan bir kadının, kendisinden de kimsesiz kişileri bulup, onların nefesi olmaya çalışarak varlık gösterebilme çabası da oldukça ironik.

Dayak yiyip şiddete maruz kaldığı koca evinden kaçıp sığındığı ve kendisine umut olan hastanede de acıyıp onu yanına alan arkadaşı Hanife’nin evinde de durum değişmiyor maalesef. Orada da tacizin farklı türleri ile karşılaşıp kendisini bunlardan korumak zorunda kalıyor Ülker. Korunma yöntemlerinden biri de mizah. Şahiner’in Ülker Ablası, romanda mizahın bir başka yönünü gösteriyor okura; koruyuculuğunu, gülmenin de arkasına sığınabileceğimizi. Tıpkı palyaçoların yaptığı gibi. “Gülmek dediğin, ağlamanın bir çeşidi. Bir derdin içindeyken komik şeyi işaret edenlere bak misal, içinden en çok o ağlıyor.” “Gülmek, nefsi müdafaadır. Ağlayanın bir, gülenin bin derdi var demişler. Biz keyfimizden mi gülüyoruz?” (S.41) “Ben şimdi, ne zaman çok neşeli birini görsem çok acıyorum. Diyorum, ah…Çok çekmiş.” (S.89) Mizahın haricinde deliliğin ardına saklandığı da oluyor Ülker’in. “Bir şey söyleyeyim mi, delilik hayatın emniyet şerididir.” “Erkekler deli karıdan çok korkar. Ama kadınları delirtmekten korkmaz. Delirtince de ya onlar kaçar ya can havliyle biz. Bu da dünyanın döner sermayesi…” (S.91)

Hastane, Ülker Abla’nın kendisini ilk kez herkesten ve her şeyden uzakta var etmek istediği bir mekân ve de güdümlü yaşamından uzakta var olma çabası. Şahiner, romanın kahramanı üzerinden bize, içinde bulunduğumuz ülkenin sosyolojik gerçekliğini de gösteriyor. Evlilik, aile, kadın ve çocuk olma, eğitimin önemi gibi kavramları da sorgulamamızı sağlıyor. “Erkek kısmı bu, iyi davransan yüz bulduğundan, kötü davransan ağırına gittiğinden musallat olur.” (S.90) “Çocukluk: Hadi de ki on yıl. Kalan hayatımız o on yılın etkileriyle şekilleniyormuş. Demek ki biz çocuklukzedeyiz. Demek ki çocukluk, tedavisi ömür boyu süren bir hastalık. (S.72) Sorunun, aslında sadece Ülker Abla’nın şahsi sorunu olmadığını, toplumun bütününe ait olduğu gerçeğini görmemizi sağlıyor. Bu durum, okurla Ülker Abla arasında kurulması muhtemel özdeşlikleri de destekliyor.

Romanda, kahramanın hayata tutunabilme çabası içinde yaşamış olduklarına karşı derin bir isyanı da var. Bu, yalnızca şiddete ve tacize karşı değil aslına bakılırsa; adaletsizliğe, çürümüşlüğe, kokuşmuşluğa, görmezden gelinmeye, yanlı bakış açılarına, nemelazımcılığa, cehalete ve daha pek çok şeye karşı duyulan bir isyan. Kibirlileri, bencilleri, göstermelik davrananları, cimrileri, elini taşın altına koymayanları işaret ederek kınayan Ülker Abla, yozlaşmış toplumuzu da gösteriyor bizlere bu isyanı vasıtasıyla.

Geçmişinden kaçan Ülker’in samimi dilinden anlatılan romanda, hayatın ikinci elcisi olarak, yüksüz bir şekilde yaşamaya çalışan kahramanın, çaresizliğine çare aramasının yolculuğuna eşlik ediyor okuyucu.

Şahiner’in pek çok röportajında kendi ifadesiyle de belirttiği üzere en çok sevdiği karakter olan Ülker Abla, yazarın figüranlıktan başrole çıkartmış olduğu bir karakter. Doğruyu söylemek gerekirse, Ülker de başrolde oldukça başarılı. Dünyayı gülümseyerek ve gülümseterek ele almayı sevdiğini dile getiren yazar Şahiner, Ülker Abla romanında bu konudaki başarısını da gösteriyor okuruna. Çünkü Ülker’in gülümseyişini de acısını da çok güçlü bir şekilde derinden hissedebiliyor okur, bir de yaşamak ile diri olmak arasındaki farkı anlıyor. Ülker Abla’nın şahsında birleşmiş aynı kaderi paylaşan tüm kadınların, kendilerini eleştiren ve çoğu zaman yok sayıldıkları topluma ortak bir cevabı bu roman.

“Kadının adı yok” değil bu romanda, Şahiner’in kadın kahramanının bir adı var elbet: Ülker Abla. Ancak kimliği yok bu kez de. Tıpkı romanın kapak fotoğrafındaki gibi perdenin ardında saklanan, sadece terliklerinin içindeki ayaklarını görebildiğimiz Ülker Abla’nın fiziksel görüntüsüne dair hiçbir şey bilmiyoruz. Sözcükleri vasıtasıyla ifade ettiği düşüncelerini ve sesini duyabiliyoruz yalnızca.

Yaşadığı onca travmaya rağmen, acısının yanı sıra bir o kadar da güçlü, zeki, eğlenceli ve sahici bir kadın o. Toplumuzda var olan dramatik gerçeklerin gülünesi bir ifade biçimiyle anlatıldığı, sorgulayan ve sorgulatan bir roman Ülker Abla.

Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email
admin
admin

Related Posts

Etos 3. Geleneksel Şiir Yarışması Başlıyor…

2 Kasım 202533 Views

AYDAN AY’DAN YENİ KİTAP: “HARFLERİN FISILTISI”

2 Kasım 202531 Views

“Boğaz’da Kara Gölgeler” Raflarda

2 Kasım 20257 Views
Leave A Reply

Aksisanat Reklam
SOSYAL MEDYADA BİZ
  • Twitter
  • YouTube
EN ÇOK OKUNANLAR
ANA

Etos 3. Geleneksel Şiir Yarışması Başlıyor…

By admin2 Kasım 2025

Etos 3. Geleneksel Şiir Yarışması başlıyor. Bu yılın teması Yanılsama(lar) … Basın Bülteninden: Hayat, bir…

AYDAN AY’DAN YENİ KİTAP: “HARFLERİN FISILTISI”

2 Kasım 2025

“Boğaz’da Kara Gölgeler” Raflarda

2 Kasım 2025

Temiz Yürüyüş Etkinlikleri Devam Ediyor…

31 Ekim 2025

Güncellemelere Abone Ol

Sanat, haber, söyleşi, tv ve edebiyat dünyası hakkında en son yaratıcı haberleri alın.

Blog Authors
avatar for
Aydın Şimşek
Ayşe Özgür Aydoğan
Berna Olgaç
Burak Tokcan
Çağla Göksel Çakır
Derya Balcı
Engin Turgut
Esra Sağlık
Gönül Ak
Hasan Öztürk
İbrahim Ekrem Keleşoğlu
İsmail Cem Doğru
Koray Feyiz
Mahir Karayazı
Mustafa Ergin Kılıç
Neslihan Yalman
Nil Dilan Karaca
Özge Doğar
Özlem Tezcan Dertsiz
Şerif Fatih
Vildan Çetin
Zerrin Saral
EN SON HABERLER

Etos 3. Geleneksel Şiir Yarışması Başlıyor…

2 Kasım 2025

AYDAN AY’DAN YENİ KİTAP: “HARFLERİN FISILTISI”

2 Kasım 2025

“Boğaz’da Kara Gölgeler” Raflarda

2 Kasım 2025
AKSİSANAT
AKSİSANAT

Kültür, Sanat, Edebiyat, Sinema, Şiir, Müzik ve Daha Fazlası Aksisanat.com 'da...

İletişim:
Email: info@aksisanat.com
WhatsApp: +90 545 545 84 00

Son Yazılar
  • Etos 3. Geleneksel Şiir Yarışması Başlıyor…
  • AYDAN AY’DAN YENİ KİTAP: “HARFLERİN FISILTISI”
  • “Boğaz’da Kara Gölgeler” Raflarda
  • Temiz Yürüyüş Etkinlikleri Devam Ediyor…
  • CEREN AVŞAR’IN ZİHİN İPLERİ’NE DOLANAN ŞİİRLERİ ÜZERİNE
  • Güneşli Bir Düş Okuruyla Buluştu…
SON YORUMLAR
  • Ankara’nın Delileri / Ali Hikmet Eren için JB
  • 2016 Jan Michalski Edebiyat Ödülü Gospodinov’un için JasonTunda
  • Zeytin Akademi’den Yeni Dosya: Halikarnas Balıkçısı… için ScottAbith
  • Burak Tokcan’ın Son Şiir Kitabı: “Renksiz Aşklar Coğrafyası”na Yolculuk için Myles Barr
Facebook X (Twitter) Instagram YouTube WhatsApp
  • HABERLER
  • AKSİSANAT TV
  • GÜZEL SANATLAR
  • EDEBİYAT
  • SİNEMA
  • MÜZİK
  • ÖDÜLLER
  • ÖNERİLER
  • ETKİNLİK
  • PERFORMANS
  • POPÜLER KÜLTÜR
  • DOSYA
  • ÇEVİRİ
  • SORUŞTURMA
  • SÖYLEŞİ
  • TELEVİZYON
  • TİYATRO
  • YAYINLAR
  • YAZI
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
© 2025 aksisanat.com. Designed by GF MEDYA

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.

Sign In or Register

Welcome Back!

Login to your account below.

Robot olmadığınızı kanıtlayın


Lost password?