Gönül Ak
Sözcüklerin dünyasına yapmakta olduğumuz yolculuk “Nefes” kelimesi ile devam ediyor. Kelimeleri sesimiz vasıtasıyla duyulur hale getiririz.
Sesimizi çıkarabilmek için ise nefese ihtiyaç duyarız.
Nefes: Arapça nfs kökünden gelen nafas yani “soluk” sözcüğünden alıntıdır. Bir not düşelim: Arapça sözcük Aramice/Süryanice aynı anlama gelen nap – hşā veya np – heşā sözcüğü ile ve Akatçada da napā – şu “soluk alma” sözcüğü ile eş kökenlidir.
Sözlük Anlamı:
- Soluk.
- Şifa amacıyla hastaya okunan dua.
- Sigara, pipo içilirken içe çekilen duman.
- Canlıvarlık, canlılık, hayat belirtisi:
- Bektaşi ve Alevilerin görüş ve düşüncelerini belirtmek için yazılmış şiirdir.
Nefes , hayatla bağımızdır aslında, yani hayattır, bizi canlı tutandır.
Aldığımız her nefese iki defa teşekkür etmeliyiz. Birini alabildiğimiz, diğerini de o nefesi tekrar verebildiğimiz için.
Ancak nefese dair söylenmiş şu güzel sözü de unutmamak gerekir.
“Yaşamak dediğin iki nefes alıp vermek olmamalı. Bir nedeni olmalı insanın yaşamak denilen şeyin anlamlı olması için.”
Ve Oğuz Atay’dan bir alıntı ile edebî bakış bir getirirsek “nefes” sözcüğüne:
Ne ölmek nefessiz kalmaktır, ne de yaşamak nefes almaktır…
Yaşamak; Sevilmeyi hak eden birine yaşamını harcamaktır.
Belki bir an, belki bir isim, belki bir insan ya da bir yerdir kimimiz için.
Peki ya sizce ne demektir nefes?