Kader Bolat: Olağanüstü bir dönemden geçtiğimiz şu günlerde, diğer alanlarda olduğu gibi edebiyat dünyasında da birçok zorluk yaşandı. Pandemiyle birlikte, kitapların basımından tutun da dergilerin dağıtımı gibi konularda birçok sorunla baş etmek zorunda kaldı yayıncılar. Siz, Ke Dergisi ailesi olarak bu sorunlarla nasıl başa çıktınız? Nasıl bir yol izlediniz?
Ercan y Yılmaz: İlk sayımız Ocak 2020 tarihinde çıktı. Henüz virüs sadece Vuhan’daydı. Epidemiden pandemiye dönüşmesi, bildiğiniz gibi, uzun sürmedi. Bu da ikinci sayımıza denk geldi. Bu dönemde, insanları evlerinde oyalamak adına birçok dergi yeni sayıları web üzerine taşıdı. Bizim başlangıçta, dergiyi web’e aktarmak gibi bir düşüncemiz yoktu. Pandeminin ilerlemesini durdurmakta izolasyonun önemi de ortadaydı. Böyle bir dönemde #EvdeKal kampanyalarına destek vermek gerekiyordu. Durumu derginin yönetim ve yayın kurullarında istişare ettik. Derginin çıkmış iki sayısını ve yayınlanacak yeni sayılarını PDF hâlinde belediyenin internet sitesinde yayınlanması kararını aldık. O zamandan beri, derginin matbaa yolunu tutmasıyla eş zamanlı PDF’leri de Kartal Belediyesi’nin web sitesinde yayınlıyoruz. Pandemi döneminde dergiyi okura; basılı haliyle ücretsiz, PDF haliyle hızlı ulaştırıyoruz. Sonrasında da bu böyle sürecektir.
Kader Bolat: Pandemi süreci, dergicilikte de yeni çığırlar açılmasına yol açtı. Bu dönemde sanal platformlar, e- dergiler, sesli e-dergiler, fanzinlerde artış gözlendi. Bu durumu dergicilik adına nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ercan y Yılmaz: Sanal ortam dergi ve fanzinlerinin sayısının artması önemli. Hareketli, verimli bir edebiyat ortamımızın varlığını gösteriyor. Elbette dergiyi matbu okumanın, hissetmenin; dergiye dokunmanın zevki bambaşka ama bu dönemde bırakın zevklerimizle ihtiyaçlarımızla bile aramıza mesafe girdi. Bunu da belirtmek gerekir. Dergilerin sanal ortama taşınmasının tek nedeni pandemi değil. Her şeyi buna bağlamayalım. Ülkedeki ekonomik kriz, TL’nin büyük değer kaybı, kâğıdın ederinin karşılığı olan döviz kurundaki rekor yükseliş yayıncılık dünyasını büyük bir zorluğa düşürmüştü. Çoğu basılı dergi yayın hayatını güçlükle sürdürüyordu zaten. Ekonomik krizden sonra pandemi de bir darbe olarak indi. Hâl böyleyken sanal dergi/fanzin fikri ekonomik sebeplerle daha cazip geliyor. Hem üretimi hem yayımının kolaylığı bakımından avantajları var. Ekonomik nedenlerle web’e taşınan ya da sanalda kurulan dergilerin yanında ruhu internetle şekillenen yayınlar da mevcut tabii. Sonuç olarak, her yeni dergi, her yeni fanzin mutluluk sebebimiz.
Kader Bolat: Biliyoruz ki dergiler, edebiyatın mutfağıdır, can suyudur. Çok sayıda edebiyat dergisi basılıyor. Ülkemizde yeterince dergi okuru var mı? Bu konudaki görüşleriniz ve değerlendirmeleriniz neler?
Ercan y Yılmaz: Birçok mecrada, okur sayısı konu olunca edebiyatımıza haksızlık yapıldığını görüyorum. Neye göre bir değerlendirme yapılıyor anlamış da değilim. Ağzını açan dert yanıyor! Edebiyatımızda, bir öykü kitabının on beş baskı yaptığına, bir şiir kitabı elli bin sattığına, bir derginin üçüncü baskıya gittiğine şahit oluyoruz. Her yayının bu sayılara ulaşmasını beklemek kanımca okura haksızlık olur. Bunlar büyük sayılar. Pandemi öncesi tirajı seksen bini aşan popüler dergilerimiz, kopya sayısı on bini bulan edebiyat dergilerimiz vardı. Şimdi pandemiden dolayı düşüşler olabilir. Şu kesin ki edebiyatımızda dergi okuru sayısı azımsanmayacak derecede.
Kader Bolat: Soruşturma dosyasına katkı sunduğunuz için teşekkürler.
Ercan y Yılmaz: Asıl ben teşekkür ederim. Ayrıca, belirtmem gerekir. Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in ve aynı zamanda derginin genel yayın yönetmeni olan Belediye Başkan Yardımcısı Adem Uçar’ın destekleri; derginin yönetim ve yayın kurulundaki arkadaşlarımın gayretleri; şair, yazar ve çizerlerimizin katkılarıyla KE Dergisi okura ulaşıyor. Hepsine çok teşekkür ediyorum.
Ercan y Yılmaz:
1982 yılında Batman’da doğdu. Kafkas Üniversitesi’nde Sınıf Öğretmenliği, Anadolu Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinde okudu.
“Beyazı Kirli” öyküsüyle 2009 Gila Kohen Öykü Ödülü’nü aldı. Bu öyküyü de içeren On Üç Sıfır Sıfır adlı kitabıyla 2015 Necati Cumalı Öykü Ödülü’ne değer görüldü. 2010’da Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülleri’nde “Dikkate Değer” bulundu. 2010 Ali Rıza Ertan Şiir Ödülü ve 2012 Arkadaş Z. Özger Şiir Özel Ödülü’nü aldı. Şiirleri Yürüyen Siyah adıyla kitaplaştı. Yazıp yönettiği “Vitrin” adlı filmiyle, 2011 İstanbul Kısa Filmciler Derneği En İyi Film Ödülü’nü kazandı. Uluslararası sergi ve seçkilerde görsel şiir çalışmaları yer aldı. Öyküleri İtalyanca ve Fransızcaya çevrildi. 2016’da Sahir, 2017’de O Öyle Olmadı adlı romanları, 2019’da Son Güzel Günlerimiz adlı öykü kitabı yayınlandı. Askıda Öykü, Öykü Gazetesi gibi süreli yayınlar çıkardı.