VII. Uluslararası FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Festivali 5-8 Ekim 2023 tarihinde Kartal Belediyesi ve UNESCO’ya bağlı organizasyonlar olan Dünya Şiir Festivali (WFP), Dünya Şiir Hareketi (WPM) desteğiyle gerçekleşti. Her yaştan dinleyicinin katıldığı festival büyük ilgi gördü.

FeminİSTANBUL Tanıtım Toplantısı Kartal’da Kahvaltı Eşliğinde Yapıldı

VII. Uluslararası FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Festivali’nin tanıtım toplantısı, Kartal’da yapıldı. Kartal Belediyesi Başkanı Gökhan Yüksel, Kartal Belediye Başkan yardımcısı Adem Uçar, Kültür İşleri Müdürü Umut Veli Develi, Basın İşleri Müdürü Hüseyin Güler, Festival Direktörü Op. Dr. Hilal Karahan, organizasyon komitesinden Dilruba Nuray Erenler ile yurt dışı ve yurt içinden gelen şairlerin katıldığı tanıtım toplantısı Mehmet Ali Büklü Parkı’ndaki Jüpiter Gezegen Kafe’de yapıldı. Toplantıya çok sayıda basın mensubu katıldı.

FeminİSTANBUL Direktörü Op. Dr. Hilal Karahan, festivale katılan şairleri tanıttığı konuşmasında, kadınların dünyanın her yerinde aynı şekilde ezildiğini ve sorunlarının hep birbirine benzer olduğunu belirtti. “Kadınlar hangi iş kolunda olursa olsun ya da toplum içinde kadının titresi ne olursa olsun, bir kadın eve geldiğinde annedir, ev hanımıdır. Bu, kadının benliğini böler, parçalar. Kadın tüm bu parçalanmışlıkla mücadele etmek zorunda. Evde anne olacak, çocuklarını ve kocasını idare edecek; dışarıda bir birey olarak kendisine ve vatanına hizmet edecek. Bu dengeyi kurmak gerçekten çok zor. Ama kadınlarımız son derece güçlü. Toplumsal rollerle sonuna kadar baş ediyorlar.” dedi.

Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel ise yaptığı konuşmada festivale ev sahipliği yapmaktan ve katkı sunmaktan dolayı büyük onur duydukların belirterek, “Sanatın ve duyguların içindeki gerçeklik ve yaşanmışlığı dile getirdikten sonra ne mutlu onlardan bir ders çıkarabilene, ne mutlu bu duyguları duyup, öğrendikten sonra yaşamını daha iyi idame ettirenlere” dedi.

Kahvaltıya çok sayıda basın mensubunun yanı sıra şairlerden Cornelia Manikowsky (Almanya), Donya Mirzaei (İran), Galvarino Orellana (Şili), Fatima Chbibane (Fas), Hale Zare Neirizi (İran), Muniam Alfaker (Irak), Rana Zare (İran), Ali Mustafa, Aslıhan Tüylüoğlu, Aydan Yalçın, Dilek Özkan, Dilruba Nuray Erenler, Ertuğrul Özüaydın, Fatma Aras, Hilal Karahan, İsmail Biçer, Muhsine Arda, Mustafa Köz, Nalan Çelik, Niyazi Yaşar, Sema Güler, Seval Arslan, Süreyya Akçay katıldı. Neşeli bir havada geçen kahvaltı öğlene dek sürdü.

FeminİSTANBUL Açılış Programı Kozyatağı Kültür Merkezi’nde Gerçekleşti

VII. Uluslararası FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Festivali’nin açılış programı 5 Ekim 2023 tarihinde, Kozyatağı Kültür Merkezi’nde gerçekleşti.  

FeminİSTANBUL koordinatörü Ayça Erdura programın açılış konuşmasında şunları söyledi:

“İlk yılından itibaren aynı duruş ve tavrı koruyan Uluslararası FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Festivali’nin 7. yılına hoş geldiniz. Bu gün Cumhuriyetin ilk 100 yılında kadın ve şiir temalı FeminİSTANBUL Kadın Şiiri festivalimizin ilk günü. Her sene bir gün Kadıköy’de şiir severlerle buluşuyoruz.

Bu gün programımızda bir çok şairle bir arada olacağız. Yurtdışından festivalimize katılan şairlerden kendi dillerinde şiir dinleme fırsatı yakalayacağız. Ayrıca değerli psikolog Tülay Aydın Türkmen ‘eşine karşı cinayet suçu işlemiş kadınların eylemleri ile ruhsal durumları arasında nasıl bir ilişki olabileceği’ konusunda bilgilendirme yapacak. Sevgili Tezernur Gücükoğlu bizlerle olacak, bizi müziğiyle başka diyarlara götürecek.

Şiirler okuyacağız bu gün. Öyleyse  Jean Pierre Simeon’un Şiire Kısa Övgü kitabından şiir okumak ile ilgili bir kaç alıntı paylaşmak istiyorum:

‘Şiir okumak, geçerli ve meşru bir dilin ancak sessizliği içselleştirerek var olabileceğini kabul etmektir.

Şiir okumak aşılmış olmayı kabul etmektir.

Şiir okumak bedenini, nefesini, arzusunu ve ruhunu her yanını kaplayan bir gizeme uyarlamaktır.

Şiir okumak her sözcüğün bir laf kalabalığı içinde başka bir laf kalabalığı olmaya mahkum olduğu bir dünyaya itiraz etmektir.

Şiir okumak yaşamak için bir çaba sarf etmektir.

Şiir okumak her seferinde yeniden okumayı öğrenmek, daha iyi anlamak için öncelikle anlamamaktır.

Şiir okumak bilinmeyene karşı merakla ve anlamın sonsuzluğuna açık olarak okumaktan ibarettir.’

           Kadın olmayı kutlayan festivalimize hoş geldiniz. Cumhuriyetimizin 100. yılı kutlu olsun. Atamızın söylediği gibi ‘Ey kahraman Türk Kadını sen yerde sürünmeye değil omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.’”

Programda şairlerden Ali All-shalah (Irak), Cornelia Manikowsky (Almanya), Donya Mirzaei (İran), Galvarino Orellana (Şili), Fatima Chbibane (Fas), Hale Zare Neirizi (İran), Muniam Alfaker (Irak), Rana Zare (İran), Abbas Karakaya, Ali Günvar, Ali Mustafa, Aliye Özlü, Aslıhan Tüylüoğlu, Ayça Erdura, Aydan Yalçın, Deniz Ayfer Tüzün, Dilek İşcen Akışık, Dilek Özkan, Dilruba Nuray Erenler, Ertuğrul Özüaydın, Eşref Yılmaz, Fatma Aras, Filiz Civaner, Funda Öner Şendil, Figen Tan, Gülçin Sahilli, Haşim Hüsrevşahi, Hilal Karahan, İkbal Kaynar, İsmail Cem Doğru, Malik Enes Gümüşlü, Melahat Babalık, Mesut Şenol, Mualla Alpaydın, Muhsine Arda, Mustafa Köz, Nalan Çelik, Niyazi Yaşar, Nur Saka, Nuray Gök Aksamaz, Oya Gündüz Aksu, Oya Uysal, Özgür Zeybek, Salih Zeki Tombak, Sema Güler, Seval Arslan, Seval Candar Karadeniz, Sezai Sarıoğlu, Süreyya Akçay, Şükran Aydın şiir okudular.

Programda klinik psikolog Tülay Aydın Türkmen, “Yakınına Karşı Ölümcül Eyleme Geçmiş Yetişkin Kadınların Ruhsallıklarının İlk Nesneyle Kurdukları İlişki Bağlamında Rorschach Testi ile İncelenmesi” isimli uzmanlık tezi çalışması süresince karşılaştığı 68 kadının hikayesinde benzer olan meselelere ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.

Programın moderatörlüğünü Op. Dr. Hilal Karahan ve Ayça Erdura yaptı. Op. Dr. Tezernur Gücükoğlu akordeon ve vokal dinletisi verdi. Program sonunda tüm katılımcılara sertifikaları dağıtıldı.

FeminİSTANBUL Onur Ödülü Töreni ve Grup Semida Konseri Bülent Ecevit Kültür Merkezi’nde Gerçekleşti

VII. Uluslararası FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Festivali’nin bu yıl Onur Ödülü Töreni 6 Ekim 2023 Cuma gecesi, Kartal Bülent Ecevit Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Programa Kartal Belediyesi Başkanı Gökhan Yüksel, Kartal Belediye Başkan yardımcısı Adem Uçar, Kültür İşleri Müdürü Umut Veli Develi, Basın İşleri Müdürü Hüseyin Güler, Festival Direktörü Op. Dr. Hilal Karahan, festival koordinatörü Dilruba Nuray Erenler, festival danışmanı ve 25-26. Dönem CHP İzmir milletvekili, yazar, aktivist Zeynep Altıok Akatlı, basın mesnsupları ile yurt dışı ve yurt içinden gelen şairler katıldılar.

Kartal Belediyesi’nin ikram ettiği kokteyle TRİO mini konseri eşlik etti. Programın moderatörlüğünü Op. Dr. Hilal Karahan ve İsmail Biçer yaptı.

Festival AGON dans gösterisiyle başladı. Roman dansı koreografisi renkli ve neşeli kareler sergiledi.

Protokolde Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, festival danışmanı, 25-26. Dönem CHP İzmir milletvekili, yazar, aktivist Zeynep Altıok Akatlı, Uluslararası PEN yönetim kurulu üyesi Tarık Günersel (video ile), TYS ikinci başkanı Mustafa Köz, NEYYA başkanı Nükhet Eren, Özgür Sanat Meclisi yönetim kurulu üyesi Hatice Özbay, festival direktörü ve koordinatörü konuşma yaptılar.

FeminİSTANBUL Uluslararası Kadın Şiiri Festivali Direktörü, WFP Kıtalararası Direktörü ve WPM Türkiye Üyesi Op. Dr. Hilal Karahan, festival protokol konuşmasında şunları söyledi:

“Sayın başkanım, sevgili şair dostlarım, değerli konuklar, kıymetli öğrenciler; Uluslararası FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Festivali’nin yedincisine hoş geldiniz.

Dile kolay, bu yıl 7. yılımız. Her yıl olduğu gibi yine şiirle şiddete karşı durmayı, kadın onurunu korumayı arzu ediyoruz. Kadın olmayı kutluyoruz. Şiir yaşamı yener diyoruz. 2016’da, bu amaçla çıktık yola. Kadın şiirleri yazıp okuyarak kadına yönelik şiddete, kadın sorunlarına şiirle dikkat çekmeyi hedefledik. Bir avuç insandık ilk başta, sonra ekibimiz genişledi, daha da çoğaldık:

Festival direktörümüz Op. Dr. Hilal Karahan, koordinatörlerimiz Dilruba Nuray Erenler, Emel Koşar, Ayça Erdura; teknik ekibimiz Mengü Bahadır Bayrıl, Hatice Kumalar; danışma kurulumuz Zeynep Altıok Akatlı, Arzu Çerkezoğlu, W. B. Bayrıl; yurt dışında UNESCO bağlantılı sponsorlarımız Dünya Şiir Hareketi (WPM) ve Dünya Şiir Festivali (WFP); yurt içinde bizi her zaman destekleyen Kartal Belediyesi ile biz büyük bir aileyiz…

2016’dan beri her yıl güçlü, onurlu kadınlara FeminİSTANBUL Onur Ödülü verdik: Yazar, şair, çevirmen Ayten Mutlu (2016), Filistinli şair, aktivist Fatima Nazzal (2017), 25-26. Dönem CHP İzmir milletvekili, yazar, insan hakları aktivisti Zeynep Altıok Akatlı (2018), CHP 2018-2023 İstanbul il başkanı, tıp doktoru Canan Kaftancıoğlu (2019), DİSK Genel Başkanı, tıp doktoru Arzu Çerkezoğlu (2021), Gezi davası sanıkları Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater ve Mine Özerden (2022). Bu yıl da Prof Dr. İoanna Kuçuradi ve Hemşire Şeyma Alakuş bu ödülü alacaklar.

Bildiğiniz gibi her yıl bir manifestoyla yola çıkıyoruz: Anadiline Karşı Kadın Dili (2016), Tuzun Sınırları – Mülteci Sorunları (2017), Birlikte Çeşitlilik (2018), Şiir Şiddeti Yener (2019), Küresel Bir İnsanlığın Şafağında (2021), Küresel Krize Karşı Küresel Şiir-Sürtük Manifestosu (2022). Bu yıl, “Cumhuriyetin İlk Yüzyılında Kadın ve Şiir” diyor ve Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılını kutluyoruz.

“Cumhuriyetimizin 100. yılına geldik. Bir yanda dalgalanan bayrağımız, öte yanda yankılanan marşımız. Haklı bir gurur haklı bir mutluluk. Çünkü bedeli 100 sene önce ödenmiştir. FeminİSTANBUL’da bu sene Cumhuriyet’in 100. yılında kadını ve şiiri odağımıza aldık. Bu yüzyılda kadına karşı olan tutum ve davranışların değişimine, şiir ile farkındalık yaratma arzusundayız. Cumhuriyetin getirdiği aydınlık düşünceleri benimseyerek hareket eden kızkardeşlerimiz ile birlikte, yaşamın her alanında ataerkil zihniyetin bizlere dayattığı baskılara karşı mücadele içindeyiz. Bilimde, sanatta, ekonomide, siyasette, sporda hep bu bilinçle, kız kardeşliğin gücüyle hareket ediyoruz. Bu kazanımları korumak, geliştirmek ve genişletmek için şimdi daha da kararlıyız. Küresel kadın hareketinin bir parçası olarak biz şair kadınlar, kaos ve baskıya karşı sesimizi birleştiriyoruz. FeminİSTANBUL sesimizi duyuran, kadın olmayı kutlayan, kucaklayan bir platformdur. Kapitalizmin, küresel sermayenin, doymak bilmez iktidar hırsının doğaya, insanlığa ve aile hayatımıza yarattığı sorunlara, kadınlığın bize verdiği güçle çözüm üretiyoruz. Bu yıl yedincisini düzenlediğimiz FeminİSTANBUL’da yine coşkuyla bir araya geleceğiz. Yaralarımızı birbirimize göstereceğiz. Ruhlarımızı birbirimize açacağız. Umutlarımızı tazeleyeceğiz. Şiirin kardeşliğiyle kucaklaşacağız. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı kutlu olsun!!!”

FeminİSTANBUL koordinatörü Dilruba Nuray Erenler protokol konuşmasında şunları söyledi:

“Saygıdeğer FeminİSTANBUL dostları, merhaba! Bundan yüzyıl önce büyük emek ve fedakarlıklarla kurulan cumhuriyetimiz kaotik bir hızla değişip dönüşen dünya dişlileri arasında kendi konumunu belirlemeye çalışıyor.

Deneyimlemekte olduğumuz bu yüzyıl pandemi, savaşlar, ekolojik ve ekonomik krizler, yangınlar, seller, depremler, göçler, kötü yönetimler sonuçlarıdır bizce; esas olanın geleceğimiz için her türlü kaynağı iyi kullanmak, her koşulda yaşamı savunup üretmek, yeniden üretmek olduğu uyarısını yapıyor.

Mücadele alanlarımız; krizleri doğru yönetme, işsizliği çözme, temel ihtiyaçlara ulaşım sağlama, sağlıklı ve güvenli barınma, çocuklarımıza bilimsel ve laik eğitim veren okullara erişim, özerk üniversiteler, herkese ulaşan adalet, erkle eşitleşmemizi zorlaştıran uygulamalar…

Tarlada, fabrikada, okulda, yani üretimin her alanında geleceğimiz adına sorumluluklarımız artarken, erk düzeninin dini siyasete alet edilmesiyle şiddetsiz sömürüsüz bir dünya düzeni içinde yaşama özlem ve mücadelemizle, hayatta ve ayakta kalmaya çalışıyoruz. Ülke olarak kadına şiddet haberlerinden, cinayet sayısı ve biçimlerinden başımız dönüyor. İstanbul Sözleşmesi de yürürlükten kalkınca, kadından yana durumlara işlemeyen, işletilmeyen yasalar nedeniyle, yapanın yanına kâr saydığı durumlarla yüzyüzeyiz. Bu nedenle yeni yüzyılda değişime en fazla gereksinme duyanlar kadınlar, kadınlarımızdır.

‘Kadınlarını geri bırakan toplumlar geride kalmaya mahkumdurlar.’ düşüncesi ile Kurtuluş Savaşı’nın hemen ardından hazırlanan bir dizi yasayla kadınların seçme ve seçilme haklarından, erke karşı koruyup gözeten aile ve toplum içinde birey sayılmaya, eğitim öğretimden yararlanarak yurduna milletine gelecek nesillere yararlı olabilmenin yolunu açtığı için biz kadınlar Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e  onun ve arkadaşlarını kurduğu Cumhuriyet’e minnettarız. Çağdaş kadınlarımız Cumhuriyetin eserleridir!

Milli Mücadele’de vatan savunmasına katılan Nene Hatunlar’dan Kara Fatmalar’a, Şerife Bacılar’dan Onbaşı Halide Edipler’e, Nezahat Onbaşılar’dan daha nicelerinin yer aldığı kronolojide sanat, bilim ve siyasette kimler var bakalım: Nezihe Muhiddin, Afife Jale, Cahide Sonku, Afet İnan, Sabiha Gökçen, Mualla Eyüboğlu, Mevhibe İnönü, Safiye Ayla, Leyla Gencer, İdil Biret, Suna Kan, Muazzez İlmiye Çığ, Halet Çambel, Suna Kıraç, Keriman Halis, Dilhan Eryurt, Yıldız Kenter, Bahriye Üçok, Behice Boran, Azra Erhat, Türkan Saylan, Nermin Abadan Onat, Türkan Şoray, Adile Naşit, Erovizyon birincimiz Sertap  Erener, şairlerimiz Gülten Akın, Sennur Sezer ve bugün burada şiir festivalimizin onur ödülünü takdim edeceğimiz Felsefenin Çalıkuşu, Feride’si İoanna Kuçuradi Hocamız…

Daha da yakına gelelim yüzüncü yılımızda bize şampiyonluklar hediye eden voleybolcu kızlarımız, buz pateninde 5 kez dünya şampiyonu olan Naz Arıcı, briçte dünya ikincisi kadınlarımız, boksta Sabriye Şengül, Cannes Film Festivali’nde ödül alan ilk kadın oyuncumuz Merve Dizdar…

Ve tarlada, tütünde, zeytinde, fabrikada üreten; havamızı, suyumuzu, ağacımızı korumak için varlığını ortaya koyan, Rize İkizdere’de, Manisa Yırca’da, Kazdağları’nda, Muğla İkizköy Akbelen’de, İstiklâl’de dirençleriyle, bilinçleriyle yeni kuşaklara olmazları başarma azmi aşılayan o isimsiz kadınlar… Kadınlarımız…

Hepsine sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz.”

Festivalin bu anlamlı gecesine şairlerden Ali All-shalah (Irak), Asma Mohammad Alhaj (Filistin-Ürdün), Cornelia Manikowsky (Almanya), Donya Mirzaei (İran), Eka Mekerishvili (Gürcistan), Galvarino Orellana (Şili), Fatima Chbibane (Fas), Hale Zare Neirizi (İran), Muniam Alfaker (Irak), Rana Zare (İran), Ali Günvar, Ali Mustafa, Aliye Özlü, Arife Kalender (video ile), Aslıhan Tüylüoğlu, Ata Yiğiz, Aydan Yalçın, Dilek Özkan, Dilruba Nuray Erenler, Ertuğrul Özüaydın, Eşref Yılmaz, Fatma Aras, Funda Öner Şendil, Figen Tan, Gülsüm Cengiz (video ile), Haşim Hüsrevşahi, Hilal Karahan, Hüseyin Alemdar, İkbal Kaynar, İsmail Biçer, İsmail Cem Doğru, Muhsine Arda, Mustafa Köz, Nalan Çelik, Niyazi Yaşar, Nükhet Eren, Salih Zeki Tombak, Sema Güler, Serap Aslı Araklı, Seval Arslan, Sezai Sarıoğlu, Süreyya Akçay, Şükran Aydın, Tarık Günersel (video ile) katıldılar.

Protokol konuşmalarının ardından ödül törenine geçildi. Ödül töreninin ardından yabancı şairler şiirlerini okudu, video sunumları oldu. Gece Grup Samida’nın konseri ile bitti. Program sonunda tüm katılımcılara sertifikaları dağıtıldı.

FeminİSTANBUL Onur Ödülü Prof. Dr. İoanna Kuçuradi ve Hemşire Şeyma Alakuş’a verildi

FeminİSTANBUL direktörü Op. Dr. Hilal Karahan, Prof. Dr. İoanna Kuçuradi’ye verilen ödül gerekçesini şöyle açıkladı:

“Türkiye Felsefe Kurumu’nun başkanı, hâlen Maltepe Üniversitesinde İnsan Hakları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve İnsan Hakları Anabilim Dalı Başkanı olarak görev yapmakta olan sayın Prof. Dr. İoanna Kuçuradi’ye felsefe, insan hakları, insan felsefesi, etik gibi alanlarda yaptığı çalışmalar, eğittiği binlerce öğrenci ve Atatürk’ün çizgisinden hiç ayrılmayan, onurlu duruşundan ötürü bu ödülü veriyoruz.”

Prof. Dr. Kuçuradi’ye onur ödülünü Kartal belediye Başkanı Gökhan Yüksel takdim etti. Kuçuradi, kürsüde şunları söyledi:

“BİR ŞİİRİ ŞİİR YAPAN

Türkçede ölçülü-ölçüsüz mısralar halinde yazılmış, ama edebî değer bakımdan birbirinden çok farklı olan “yazılar” için iki sözcük var: şiir ve manzume. Çok isabetli bir ayrımdır bu.

Burada bana verilen ödül için Feminist İstanbul Ekibine teşekkürlerimi sunmak için, mısralar halinde bir yazıyı şiir yapanın ne olduğu konusunda düşündüklerimi sizlere kısaca sunacağım: Bir şiiri şiir yapan, onun sesidir. Neyle ilgilidir bu ses? Ya da neden oluşur?

Şiirin “biçimi”yle hemen hemen hiç ilgili değildir. Hemen hemen diyorum, çünkü bu “ses”in yaratılmasını değil, iletilmesini etkileyen, dizelerin kâğıt üzerinde dizilmesindeki görsel biçim ya da nakarat gibi şeylerin, biçimsel öğeler olup olmadığı tartışılabilir. Şiirle ilgisinde ‘biçim’, Doğu ve Batı yazınındaki vezinlerin, ölçü-uyak ilişkilerinin oluşturduğu biçimleri akla getirir. Bunlar, bir yandan ozana sınırlar çizer, öbür yandan da alliteration gibi başka ses-söz ustalıklarıyla birlikte, bu tür şiirlerin müziksel olmasını –kulağa hoş, bazan da fazla hoş gelmesini– sağlarlar.

‘Ses’le anlatmak istediğim, bu tür müziksel şiirlerdeki uyum değildir. Bu “ses” ölçüsüz-uyaksız şiirlerde de bulunur. Üstelik, ölçüsüz-uyaksız şiirlerde onu müziksellikle karıştırma tehlikesi de yoktur. Çünkü ölçüler-uyaklarla sağlanan müziksellik, dizeli bir yapıtta, kolayca, ‘ses’ dediğim şey sanılabilir ve dizeli bir yapıtı değerlendirmede insanı kolayca uyutabilir: kulağa hoş gelen dizelerle nelerin gösterildiğine, nelerin tanıtıldığına bakmasını ona unutturabilir.

Yüksek sesle okunmak için yazılır şiir. Bu da şiirin yapısından gelen bir gerekliliktir. Çünkü ozan, göstermek-tanıtmak için iletmek istediğini –anlamı–, kurduğu imgelerle, sözcüklerden kurduğu imgelerle dile getirir. İşte bu nedenle okuyucu, ancak kulak aracılığıyla, kendi sesini ya da başkasının sesini d i n l e y e r e k, bu imgelere ulaşabilir, böylece de ozanın iletmek istediğini anlayabilir. Şiirde kulak aracılığıyla görülür imge; çünkü anlamı taşıyan, bu sesten imgedir.

Şiirde imge kuran sesi yaratan, iletilmek istenen anlama göre imgenin dillendirilişidir. Dile gelen, burada anlam değil, imgedir; anlam, ancak, o sözcüklerle kurulmuş imgelerle iletilir.

İşte, bu “bir anlamı dille imgeleştirme”, yani bir anlam ile imgesi arasında belirli bir dille kurulan ilişki, bir şiirin “ses”ini oluşturur. “Sesi” yaratan, bir dilin imgeleştiren kullanılışıdır: dille anlamı imgeleştirirken, sözcüklerin seçimiyle, yanyana getirilişiyle, birleştirilmesiyle, değiştirilmesiyle yaratılır “ses”. Ve bu “ses” anlamı iletir; ozanın gösterdiğine, tanıtmak istediğine bu “ses”le ulaşılır.

Feminist İstanbul Ekibine bana bu ödülü verdiği için, burada bulunan şair dostlara ve hepinize teşekkür eder, saygılar sunarım.”

Kuçuradi’nin konuşmasının ardından, FeminİSTANBUL direktörü Op. Dr. Hilal Karahan, Hemşire Şeyma Alakuş’u sahneye davet etti ve ona verilen ödül gerekçesini şöyle açıkladı:

“6 Şubat 2023’te, Kahramanmaraş merkezli, Türkiye’nin on ilini vuran 7 üzeri şiddetteki depremler aslında hepimizi etkiledi, hepimizde psikolojik travmaya sebep oldu. O günden beri hayatın anlamı, ağzımızın tadı kalmadı; hep birlikte depremin  yıkıntıları ve yaralarıyla uğraşmaya devam ediyoruz. Bereket ki bu karanlık günlerde sanat ve edebiyat en büyük dayanağımız oldu. Hemşire Şeyma Alakuş, depremi bizzat yaşadı. O gece, Gaziantep İnayet Topçuoğlu Hastanesi’nde görevliydi. Depremin olduğu esnada kendi canını hiçe sayarak hasta çocukların odasına koştu ve onları dışarı çıkarmak için büyük bir mücadele verdi. Kendisine bu üstün cesareti ile aydınlık, güzel ruhlu Türk gençliğini temsil ettiği ve bu kara günlerde hepimize umut olduğu için bu ödülü veriyoruz.”

Hemşire Şeyma Alakuş’a onur ödülünü, 2018 yılında ödülü almış olan Zeynep Altıok Akatlı takdim etti. Ödül elden ele kuralı bu yıl da bozulmadı.

Meydan Okuması!

8 Ekim 2023 Cumartesi günü, Kartal Neyzen Tevfik Meydanı’nda, ev sahibi ve yabancı şairlerin birlikte katıldığı, şiir okuması etkinliği gerçekleşti.

FeminİSTANBUL koordinatörü Emel Koşar programın açılış konuşmasında şunları söyledi:

“Cumhuriyetimiz 100 yaşında. Cumhuriyet’in kadınlara erkeklerle eşit haklar tanıyan yönlerini vurgulamaktan onur duyuyoruz. Yedi yıldır şair Hilâl Karahan’ın önderliğinde düzenlediğimiz Feminİstanbul Şiir Festivali’nde, Cumhuriyetimize yakışan bir şekilde kadına odaklanan şiirler okuduk ve kadın meseleleri üzerine konuştuk. Şair kadınların erkekleri dışlamadan bir araya geldikleri Uluslararası FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Festivali’nde Cumhuriyet’in kazanımlarından da bahsettik. Kızkardeşlerimizle birlikte şiirler paylaştığımız nice uluslararası festivallere…”

Programda Ali All-shalah (Irak), Asma Mohammad Alhaj (Filistin-Ürdün), Cornelia Manikowsky (Almanya), Donya Mirzaei (İran), Galvarino Orellana (Şili), Fatima Chbibane (Fas), Hale Zare Neirizi (İran), Muniam Alfaker (Irak), Rana Zare (İran), Ali Günvar, Ali Hikmet Yavuz, Ali Mustafa, Aliye Özlü, Arzu Karadağ, Aslıhan Tüylüoğlu, Ata Yiğiz, Aydan Yalçın, Dilek Özkan, Dilruba Nuray Erenler, Emel Koşar, Erkan Kara, Ertuğrul Özüaydın, Eşref Yılmaz, Ezgi Deniz Güneş, Fatma Aras, Fatma Hatun Esen, Figen Tan, Gökhan Arslan, Haşim Hüsrevşahi, Hilal Karahan, Hüseyin Alemdar, İkbal Kaynar, İsmail Biçer, İsmail Cem Doğru, Kadriye Cesur, Kemal Aslan, Leyla Şahin, Malik Enes Gümüşlü, Melahat Babalık, Muhsine Arda, Mustafa Köz, Nalan Çelik, Niyazi Yaşar, Nur Saka, Nuray Gök Aksamaz, Nükhet Eren, Olcay Kasımoğlu, Oya Uysal, Sema Güler, Serap Aslı Araklı, Seval Arslan, Seval Candar Karadeniz, Sezai Sarıoğlu, Süreyya Akçay, Şükran Aydın şiir okudular.

Programın moderatörlüğünü Dilruba Nuray Erenler ve Emel Koşar yaptı. Cevat Hikmet Erdem gitar ve vokal dinletisi verdi. Program sonunda tüm katılımcılara sertifikaları dağıtıldı.

FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Antolojisi’ne 106 Şair katıldı!

Kartal Belediyesi’nin desteğiyle hazırlanan ve editörlüğünü Op. Dr. Hilal Karahan’ınyaptığı 2023 Uluslararası FeminİSTANBUL Kadın Şiiri Antolojisi, konusu kadın olan, kadın sorunlarına şiirle dikkat çekmeyi hedefleyen bir şiir antolojisi serisinin 5. eseridir. Antolojinin içeriği hakkında Karahan şunları söyledi: “Türkiye’den ve tüm dünyadan 106 şair katıldı. Çevirileri ben ve Ayten Mutlu, Donya Mirzaei, Eşref Yılmaz, Haşim Hüsrevşahi, Kadriye Cesur, Mehmet Hakkı Suçin, Mesut Şenol, Tevfik Turan, Volkan Hacıoğlu birlikte yaptık. Bu antoloji serisiyle Türkiye’de bir ilke imza attık. Bundan sonraki yıllarda da devam etmesini arzuluyoruz.” 

Cumhuriyetin İlk Yüzyılında Kadın ve Şiir

Cumhuriyetimizin 100. yılına geldik. Bir yanda dalgalanan bayrağımız, öte yanda yankılanan marşımız. Haklı bir gurur haklı bir mutluluk. Çünkü bedeli 100 sene önce ödenmiştir.

FeminİSTANBUL’da bu sene Cumhuriyet’in 100. yılında kadını ve şiiri odağımıza aldık. Bu yüzyılda kadına karşı olan tutum ve davranışların değişimine, şiir ile farkındalık yaratma arzusundayız.

Cumhuriyetin getirdiği aydınlık düşünceleri benimseyerek hareket eden kızkardeşlerimiz ile birlikte, yaşamın her alanında ataerkil zihniyetin bizlere dayattığı baskılara karşı mücadele içindeyiz.

Bilimde, sanatta, ekonomide, siyasette, sporda hep bu bilinçle, kız kardeşliğin gücüyle hareket ediyoruz. Bu kazanımları korumak, geliştirmek ve genişletmek için şimdi daha da kararlıyız.

Küresel kadın hareketinin bir parçası olarak biz şair kadınlar, kaos ve baskıya karşı sesimizi birleştiriyoruz. FeminİSTANBUL sesimizi duyuran, kadın olmayı kutlayan, kucaklayan bir platformdur.

Kapitalizmin, küresel sermayenin, doymak bilmez iktidar hırsının doğaya, insanlığa ve aile hayatımıza yarattığı sorunlara, kadınlığın bize verdiği güçle çözüm üretiyoruz.

Bu yıl yedincisini düzenlediğimiz FeminİSTANBUL’da yine coşkuyla bir araya geleceğiz. Yaralarımızı birbirimize göstereceğiz. Ruhlarımızı birbirimize açacağız. Umutlarımızı tazeleyeceğiz. Şiirin kardeşliğiyle kucaklaşacağız.

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı kutlu olsun!!!

Women And Poetry in The Fırst Century of The Republic

We have come to the 100th anniversary of our republic. Our flag waving on one side, our anthem resounding on the other. Justified pride is justified happiness. Because the price was paid 100 years ago.

In FeminİSTANBUL, we focused on women and poetry on the 100th anniversary of the Republic. With poetry, we wish to raise awareness about the change in attitudes and behaviors towards women in this century.

Together with our sisters, who act by adopting the enlightened thoughts brought by the Republic, we are in a struggle against the pressures imposed on us by the patriarchal mentality in all areas of life.

We always act with this awareness and the power of sisterhood in science, art, economy, politics and sports. We are now even more determined to preserve, develop and expand these gains.

As part of the global women’s movement, we, women poets unite our voices against chaos and oppression. FeminİSTANBUL is a platform that makes our voices loud, celebrates and embraces being a woman.

With the power that femininity gives us, we find solutions to the problems that capitalism, global capital, and insatiable greed for power create for nature, humanity and our family life.

We will come together again with enthusiasm in FeminİSTANBUL, which we are organizing for the seventh time this year. We will show each other our scars. We will open our souls to each other. We will renew our hopes. We will embrace with the brotherhood of poetry.

Happy 100th anniversary of the Republic of Turkey!!!