Edebiyat dünyası geçen hafta yeni bir intihal vakasıyla çalkandı. Zülfü Livaneli’nin “Kardeşimin Hikayesi” adlı romanının bire bir çalındığı ortaya çıktı. Nurşen Karayanız’ın bu yılın başlarında Kariyer Yayınları’ndan çıkan romanı ‘Kıyamet Çiçeği” Livaneli’nin romanın bire bir kopya edilmiş hali olduğu Doğan Kitap’ın editörü Tanıl Yaşar’ın dikkati sayesinde gün yüzüne çıkarıldı. Edebiyatta intihal konusu da böylece gündemimize oturuverdi.
Peki nedir bu intihal?
İntihal sözcüğünün Türkçedeki karşılığı aşırma. Tdk sözlüğünde aşırma sözcüğünün anlamı “Başkalarının yazılarından bölümler, dizeler alıp kendisininmiş gibi gösterme veya başkalarının konularını benimseyip değişik bir biçimde anlatma, intihal.” şeklinde verilmiştir. İntihal sözcüğünü yazarın yanına yerleştirmekten özellikle kaçındığımı belirtmek isterim. Yazar etik değerleri olan bir kişidir. Hep söyleriz ya herkes yazan olabilir ama herkes yazar olamaz diye, işte burada da durum bunun aynısı. Nurşen Karayanız’ın böyle bir cahilliği (hırsızlığı) nasıl yapabildiğine anlam veremedim doğrusu. Yazan kişiyi geçin kopyalan kişi olmuş burada Karayanız. Haliyle kopyala yapıştır çağında yaşıyoruz. İnsanlar internet ortamında buldukları her şeyi istedikleri gibi kesip kopyalayıp kullanabiliyorlar. Fakat burada bahsettiğimiz şey basit bir kopyala yapıştır mevzusu değil elbette. Edebi etik dediğimiz bir şey var edebiyatta. Ahlaklı olmak, özgünlükle üretmek, yeni şeyler ortaya koymak. Bunu yaparken de etik değerleri göz önünde bulundurmak gerek.
İntihal emek hırsızlığıdır.
Hırsızlığın hangi durumda ve şartta olursa olsun affı olmadığına inanlardanım. Hırsızlıkların en büyüğü emek hırsızlığıdır. İntihalle emek çalınır, bu esnada da çalan kişi onurundan kaybeder. Adı lekelenir. Buna gerek var mı? Dünyanın en kötü cümlesini bile yazsanız size ait olsun. Sizin emeğinizi, sizin düşüncelerinizi kısacası sizin izinizi taşısın.
Dünya Edebiyatında intihal almış başını giderken bizim edebiyatımızda Elif Şafak’ın “İskender” ile “Ustam ve Ben” , Orhan Pamuk’un Beyaz Kale’si, Ahmet Altan’ın Aldatmak romanlarında intihal olduğu sık sık dile getirilen isimler. Ne olursa olsun edebiyat, kendi içindeki çürük elmaları temizleyecek, kendi temizliğini yine kendisi yapacaktır.